30 Haziran 2013 Pazar

Hipoalerjenik Mamalarda Bilinmesi Gerekilen Önemli Noktalar

  Bazı köpeklerin yapısı çok hassas olduğundan en zararsız gıdalara dahi alerjisi olabilir. Dolayısıyla pek çok kişi de köpeğinin alerjisinin nüksetmemesi için hipoalerjenik mamalara başvururlar. Peki aldığınız hipoalerjenik mamalar ne kadar hipoalerjenik bu konuda hiçbir bilginiz var mı? Yazımızda bu konuyu ele alacağız.

  Hipoalerjenik mamaları hipoalerjenik yapan maddeleri sıralayacak olursak:


  • Besin değerlerinin dengeli olması
  • Bilinen alerji yapan gıdaların kullanılmaması
  • Yapay ürünler bulunmaması

  Alerji yapan şeyleri basitçe açıklayacak olursak yanlızca içeriğindeki gıda ürünleri alerjiye sebep olmamaktadır. Yapay, çözünmesi zor olan maddeler de alerjiye neden olmaktadır. Mesela bazı mamalarda bulunan yapay vitaminler yüksek miktarda mama yiyen bir köpeğin vücuduna daha fazla alınacağından ve çözünmesi zor olduğundan bu köpeğin alerjik reaksiyon gösterme ihtimali yüksektir. 

  Köpeklerde en çok bilinen alerjiye neden olan ürünleri sıralayacak olursak:

  • Mısır
  • Kanatlı eti
  • Hayvansal proteinler (içerikte animal protein olarak geçer)
  • Hayvansal yağlar (içerikte animal fat olarak geçer)
  • Gluten
  • Sorgum
  • Buğday
  • Arpa
  • Sığır
  • Kabuklu deniz hayvanları
  • Soya
  • Süt ve süt ürünleri
  • Tavuk
  • Dijest

  Alerjik reaksiyonu yüksek, en çok bilinen gıdalar başlıca bunlardır. Hipoalerjenik bir mamada bunlar bulunmaması gerekirken çoğu firma hipoalerjenik adı altında aslında bu maddeleri içeren mamalar satmaktadır. Mesela Proplan, Royal Canin ve Hill's markalarının hipoalerjenik mamalarına bakacak olursanız soya unu, soya ve tahıllar içeriklerin ana maddelerini oluşturmaktadır. Et ise ya hiç yoktur ya da sakatat olarak içeriğin son kısımlarında yer almaktadır. Yani bu markaların hipoalerjenik mamalarıyla besleyen evcil hayvan sahipleri, köpeklerini tahıl ve soya dolu mamalarla beslemektedir. Bu da alerjisinin nüksetmemesi ama sağlıksız beslenmesi demektir.

  Eğer kaliteli bir hipoalerjenik mama arıyorsanız yukarıda yazılan ürünlerin mamanın içeriğinde bulunmaması gerekir. Hipoalerjenik olarak adlandırılmayan ancak bu önermediğimiz markalardan daha hipoalerjenik mamaları bulunan markalar da bulunmaktadır. Tahılsız mamaların hepsi hipoalerjeniktir çünkü içeriğinde alerjisini nüksettirecek bir madde bulunmamaktadır ve dengeli besin değerleri içermektedir. 

  Hipoalerjenik mama olarak önerebileceğimiz markalar Acana, N&D, Orijen, Profine ve Brit Care markalarının mamaları olacaktır.


28 Haziran 2013 Cuma

Köpek Mamalarında Bulunan Zararlı Ürünler

  Köpek mamalarında bulunan zararlı ürünleri her konuda teker teker işledik. Bu konuda ise hepsini bir araya toplayarak açıklayacağım. Pek çok evcil hayvan sahibi köpek mamalarının içeriğine bakmadan sadece fiyatına bakarak almaktadır. Bu son derece yanlış bir davranıştır çünkü 3 kilogramı 70 lira olan bir köpek maması bile son derece kalitesiz ve zararlı bir içeriğe sahip olabilmektedir. Bunu anlayabilmek için ise mamanın içeriğini okumak gerekir. Mamanın içeriğinde bulunan zararlı maddeleri ise buradan öğrenebilirsiniz.

Köpek mamalarında bulunan zararlı ve kalitesiz maddeleri şu şekilde sıralayabiliriz.


  1. BHT, BHA, Ethoxyquin katkı maddeleri
  2. %1-%30 arası düşük et oranına sahip olması
  3. Buğday, pirinç, arpa, sorgum, mısır gibi tahıllar
  4. Animal digest (dijest) 
  5. Hayvansal yağlar ve hayvansal proteinler
  6. Dehidre edilmiş hayvansal proteinler
  7. Bitkisel Protein İzolatı
  8. Kanatlı proteini
  9. Sentetik (yapay) antioksidanlar ve sentetik ürünler
  10. Tahıl yan ürünleri
  11. Gluten
  12. Et yan ürünleri ve et türevleri
  13. Renklendirici, koruyucu ve katkı maddeleri
  14. Soya, soya yağı, soya unu gibi soya ve türevleri
  15. Yapay tatlandırıcılar
  16. Karbonhidrat oranının fazla olması
  17. Besin değerlerinin yapay kaynaklardan sağlanması
  18. Süt ve süt ürünleri
  19. Glisemik indeksi yüksek besinler


  Eğer kullandığınız mamalarda bu maddelerden herhangi biri bulunmaktaysa o mamayı değiştirmeniz gerekmektedir. Çünkü bu maddeler köpek beslenmesinde sağlıksız ve zararlı içerikler olarak adlandırılmaktadır. Bu maddelerin neden zararlı ve neden kalitesiz ürünler olduklarını ise sırayla şu şekilde açıklayabiliriz. 



1.  Kimyasal maddeler genellikle mamanın son kullanma tarihini uzatmak ve korumak amacıyla kullanılmaktadır. Kimyasal maddeler çoğunlukla kanserojen ve zehirli maddelerdir. Ethoxyquin, BHA, BHT gibi kimyasal maddeler böcek ilacı yapımında ve lastik üretiminde kullanılan zararlı ve kanserojen maddelerdir. Ethoxyquin genellikle somonlu ve balıklı mamaları korumak amacıyla katılmaktadır. Bu maddeler köpeklerin sağlığını son derece tehlikeye sokan kimyasal ürünlerdir. 

2.  Daha önce de bahsettiğimiz gibi köpekler çoğunlukla et ağırlıklı beslenir ve ihtiyacı oldukları kaliteli, yüksek sindirilebilirlik oranı sunan proteinlere hayvansal kaynaklardan yani etlerden elde eder. Düşük et oranına sahip bir mama yani tahıl ağırlıklı bir mama köpeklerde idrarın alkali bir hal almasını sağlar. Bu ise böbreklerde kum, taş gibi nesnelerin oluşmasına ve boşaltım kanallarında mikrop üremesine neden olmaktadır. Bu yüzden aldığınız kuru mamaların %40 ve üzeri et olmasına dikkat etmelisiniz.

3.  Köpekler etçil canlılar olduklarından besin ihtiyaçlarının pek çok kısmını hayvansal kaynaklardan sağlamaktadırlar. Geri kalan vitamin ve mineral gibi ihtiyaçlarını ise meyvelerden ve sebzelerden sağlamaktadır. Ancak besin ihtiyaçlarının büyük bir bölümünü hayvansal kaynaklardan sağladıkları için ete göre daha az oranlarda meyve ve sebze ile beslenmektedirler. Mısır, sorgum, arpa, buğday gibi tahılların sindirimi son derece zor ve çözünebilirliği düşük besinlerdir. Dolayısıyla köpekler tahıllardaki besin değerlerini verimli bir şekilde elde edemez.

4.  Dijest, hayvansal yan ürünlerin kimyasal yollarla dehidrize edilip sıvı haline getirilmesine denir. Sıvı hale getirilip mama tanelerine tat ve koku vermesi için dış katmanlarına püskürtülür. Kimyasal yollarla elde edilen, köpekler için zararlı bir ürünüdür. Genellikle içerikte animal digest olarak yazar.

5.  Hayvansal yağlar ve hayvansal proteinler ölmüş, ötenazi yapılmış, kaza sonucu can vermiş herhangi bir hayvandan elde edilebilmektedir. Sağlıksız ve kalitesiz ürünlerden elde edilmektedir. Açıklamasına buradan ulaşabilirsiniz. 

6.  Dehidre edilmiş hayvan proteini, hayvansal protein ile aynı anlama gelmektedir. Bazı mamalarda hayvansal protein yerine bu ifade yer almaktadır. Bir önceki maddeden tanımına ve açıklamasına ulaşabilirsiniz.

7.  Bitkisel protein izolatı, bitkisel yan ürünlerden elde edilebilmektedir ve hangi bitkilerden elde edildiği yazmamaktadır. Bitkisel protein izolatı zararlı, protein kalitesi ve sindirilebilir protein oranı düşük bir proteindir. Bu ifadenin açıklaması 3. maddeye uymaktadır. 

8.  Kanatlı proteini, kanatlı hayvanların tüy, kan, gaga, ayak gibi kısımların öğütülmesiyle oluşmaktadır. Son derece kalitesiz ve sağlıksız içeriğe sahip olan bu ürünün de protein kalitesi oldukça düşük ve sindirilebilir protein oranı çok azdır. Dolayısıyla içeriğinde kanatlı proteini bulunan mamalardan uzak durmanız gerekmektedir.

9.  Sentetik maddeler, köpek mamalarını koruma amacıyla kullanılmaktadır. Köpeklerde kanser, tümör oluşumu gibi tehlikeli ve ölümcül hastalıklara neden olmaktadır. Bazı mamalarda BHA, BHT, Ethoxyquin, Menadione Sodium Bisulfite Complex (Sentetik K vitamini) olarak bulunmaktadır.

10.  Tahıl yan ürünleri, sindirilebilirlik ve çözünebilirlik oranı düşük, kalitesiz ve sağlıksız ürünlerden oluşmaktadır. Tahıl bile köpeklerde sindirilemezken tahıl yan ürünleri tahıllardan da kalitesiz bir üründür. 

11.  Gluten, tahıllardan sağlanan bir protein grubudur. Bitkisel protein olarak da adlandırılabilir. Genellikle mamalarda gluten unu, mısır gluten unu olarak yazılmaktadır. Köpekler ihtiyacı olan proteini hayvansal kaynaklardan almalıdır ve gluten köpeklerde alerjik reaksiyonlara sebep olabilmektedir. Gluten, köpekler için protein kalitesi ve sindirilebilir protein oranı olarak çok düşük bir orana sahiptir. Bu yüzden köpek beslenmesinde tahıllı mamalar önerilmemektedir.

12.  Et yan ürünleri ve türevleri daha önce açıkladığımız gibi hayvanın yenmeyen kısımlarından yani ayak, kafa, tüy, kan gibi kısımlardan üretilmektedir. Dolayısıyla kalitesiz ve sağlıksız bir üründür.

13.  Renklendirici ve koruyucu katkı maddeleri köpeklerde kanser, tümör gibi hayati tehlikesi yüksek hastalıklara neden olmaktadır. Mamalarda renklendirici olup olmadığını mama tanelerinden anlayabilirsiniz. Eğer mama yeşil, kırmızı, turuncu, sarı gibi değişik renklerden oluşuyorsa  o mamada renklendirici kullanılmış demektir. Ayrıca renklendirici kimyasal maddesi köpeklerde alerjik reaksiyonlara da sebebiyet verebilmektedir. 

14.  Soyanın zararlarına buradan ulaşabilirsiniz.

15.  Yapay tatlandırıcılar da kimyasal maddelerden ve zararlı maddelerden oluşmaktadır. 

16.  Köpeklerin en son ihtiyaç duyduğu temel besin gereksinimi karbonhidrattır. Çünkü köpekler ihtiyacı olduğu karbonhidratları aminoasitlerden sentezleyerek üretebilmektedir. Dolayısıyla besinlerde az miktarda karbonhidrata ihtiyaç duyarlar ve doğal ortamlarında düşük karbonhidratlı beslenirler. Karbonhidratın fazlası köpeklerin vücudunda yağ olarak depo edilen ilk maddedir. Köpekler de düşük miktarda karbonhidrata ihtiyaç duyduğundan yüksek karbonhidratlı mamalar köpeklerde obeziteye neden olabilmektedir. Karbonhidrat genellikle tahıllı mamalarda çok fazla oranda bulunmaktadır. Karbonhidrat oranını nasıl hesaplayacağım diyorsanız şu şekilde hesaplayabilirsiniz:

100 - (protein oranı) - (yağ oranı) - (nem oranı) - (lif oranı) = Karbonhidrat oranı

17.  Besin değerlerinin yapay kaynaklardan sağlanması köpeklerde sindirim sisteminin düzgün çalışmamasına, hazımsızlığa, dışkı problemlerine ve yaşamsal fonksiyonlarının zayıflamasına ardından da ölümcül sonuçlara neden olabilir. Bazı mamalarda K vitamini yapay maddelerden yani kimyasal maddelerden elde edilmektedir. 

18.  Süt ve süt ürünleri köpeklerde hazımsızlığa, gaz şikayetlerine ve ishale yol açar. Çünkü köpeklerde laktozu sindirebilecek kadar yeterli laktaz enzimi bulunmamaktadır. Dolayısıyla köpekler için yararlı bir besin değildir. Bazı mamaların içeriğinde süt ve süt ürünleri bulunmaktadır. Bu mamaları tercih etmemeniz önerilmektedir.

19.  Glisemik indeksi yüksek besinler nelerdir, zararları nedir? Diye soracak olursanız eğer şöyle açıklayalım. Glisemik indeks kan şekerini yüksek hızda arttıran besinlere denmektedir. Kan şekerinin oldukça yüksek hızla artması, hemen pankreastan insülin salgılanmasına neden olur. Bu da aniden kan şekerinin düşmesine neden olur. Yani aniden çıkan ve aniden düşen kan şekeri ise dostlarımızın sağlığını tehlikeye atmaktadır. Glisemik indeksi yüksek besinler obezite, diyabet gibi hastalıklara neden olmaktadır. Glisemik indeksi yüksek yiyeceklere ise patates, beyaz ekmek, beyaz pirinç, beyaz şeker, mısır gbi besinlerden oluşmaktadır. Yani tahıllı mamalarda bulunan pirinç ve mısır, köpeklerde yüksek tehlike teşkil etmektedir.  

Köpek Mamalarında Protein

  Pek çok evcil hayvan sahibi köpek maması alırken sadece analiz değerindeki protein oranına bakmaktadır. Bu oldukça yanlış bir davranıştır ve protein oranı mama içeriğinde bulunan protein ile ilgili hiçbir detaylı ayrıntı vermemektedir.

  Köpek beslenmesinde proteinin önemi çok büyüktür. Dolayısıyla kaliteli proteinler ve sindirilebilir protein oranı yüksek proteinlerin köpek beslenmesinde eşsiz bir önemi vardır. Köpekler etçil hayvanlar olduklarından dolayı tabiiki de köpek mamalarındaki proteinler hayvansal kaynaklardan sağlanmalı ve sindirilebilirlik oranı yüksek olmalıdır.

  Protein kalitesini tanımlayacak olursak protein değeri her besinde bulunan bir besin değerindendir. Dolayısıyla mamalardaki protein bitkisel ürünlerle de sağlanabilir, hayvanın ayak, kafa, kan, tüy gibi kalitesiz kısımlarıyla da sağlanabilir. Bir köpek maması analiz değerindeki protein oranını yüksek tutmak için kanatlı proteini ya da hayvansal yan ürünler katarak protein oranını arttırabilir. Ancak oldukça kalitesiz ve sindirimi zor ürünler olduklarından dolayı proteinin kalitesi de aynı oranda düşmektedir.

  Protein oranı, tahıllı mamalarda genellikle tahıllardan sağlanmaktadır. Çünkü tahıllı mamalarda %15-%30 arasında et geri kalan oranlarda da etten daha yüksek oranlarda buğday, arpa, yulaf, pirinç, mısır, sorgum gibi tahıllar içermektedir. Bu nedenle köpeklerin sağlığı için köpek beslenmesinde tahıllı mamalar önerilmemektedir.

  Protein hayvansal kaynaklar yerine çoğunlukla tahıl gibi diğer kaynaklardan sağlanırsa ne gibi zararlar doğabileceği kısmına da bir açıklama getirecek olursak eğer; hayvansal kaynaklar yerine bitkisel kaynaklardan sağlanan protein köpeklerde üreyi alkali haline getirmektedir. Bu da böbrekte taş ve kum gibi oluşumlara neden olmakta ve mikrop üremesine, köpeklerin penisinde ve vajinasında kaşıntıya, kızarıklığa, enfeksiyon kapmasına neden olmaktadır.

  Köpek mamalarında uzak duracağınız protein çeşitlerini şu şekilde sıralayabiliriz:


  • Bitkisel Protein İzolatı
  • Hayvansal protein
  • Dehidre edilmiş hayvansal protein 
  • Kanatlı proteini
  • Et yan ürünleri (Et türevleri)
  • Soya, soya unu, soya yağı

Mamaların içeriklerinde yukarıda yazan maddeler varsa eğer mamanızı değiştirin ve içeriğide yukarıdaki maddeler bulunmayan bir mama tercih edin. 

Hayvansal Yağ ve Hayvansal Proteinler

  Kalitesiz ve pahalı kuru mamaların içeriklerinde  hayvansal yağ ve hayvansal proteinler içerikleri çok sık gördüğümüz iki ibaredir. Peki bu ifadelerin ne anlama geldiğini biliyor musunuz?

  Hayvansal proteinler, herhangi bir hayvanın belirlenmeyen kısımlarının hidrolize edilerek mamaya katılmasın denmektedir. Hayvansal yağ ise herhangi bir hayvanın dokularından elde edilen ürünlerin ayrıştırıması sonucu elde edilen yağ türüne denmektedir. Bu iki ifade de son derece sağlıksız ve zararlı ürünler içerdiğinden dolayı mama seçiminde uzak durulması gerekilen maddelerdir.

  Hayvansal proteinler ifadesinde hangi hayvanlardan elde edildiği yazılmadığından bu ifade kedi, köpek, domuz gibi her türlü hayvanı kapsamaktadır. Hayvansal proteinlerin nasıl elde edildiğini merak ediyorsanız bu videoyu izleyerek bilgi sahibi olabilirsiniz.


  Hayvansal yağlar ise yine bu tür işlemlerden elde edildiğinden dolayı hayvansal yağ ve hayvansal protein içeren köpek mamalarından uzak durmanızı öneriyoruz. Küçük paketi 50-70 lira olan çoğu köpek mamasında da bulunan bu ibareler oldukça kalitesiz ve ucuz ürünlerden oluşmaktadır. Dostlarımıza en iyisini sunmak istediğimiz için aldığımız bu pahalı mamaların içeriklerine dikkat etmeniz gerekmektedir. Pahalı diye kaliteli olarak adlandırdığınız ürünlerin aslında kalite namına esamesi dahi okunmamaktadır.

9 Haziran 2013 Pazar

Chicopee Köpek Maması İncelemesi

  Bu makalemizde incelemesi yapılacak kuru mamalar:

Chicopee Yetişkin Köpek Maması
Chicopee İleri Yaşlı Köpek Maması
Chicopee Diyet Yetişkin Köpek Maması
Chicopee Ufak Irk Yetişkin Köpek Maması
Chicopee Yavru Köpek Maması
Chicopee Ufak Irk Yavru Köpek Maması
Chicopee Balıklı ve Pirinçli Yetişkin Köpek Maması
Chicopee Kuzu Etli Yetişkin Köpek Maması
Chicopee Tahılsız Yetişkin Köpek Maması

  Chicopee mamalarına baktığımızda tüm mamalarda bulunan içerikler:

  • Kümes Hayvanları eti, Kuzu eti, Balık eti
  • Hidrolize edilmiş protein
  • Kümes hayvanı yağı
  • Kurutulmuş Pancar Küspesi
  • Buğday yan ürünü
  • Pirinç

  İçerikte kullanılan ürünlere baktığımızda olumsuz yanlarını sıralayacak olursak:

  • Et oranının az olması
  • Karbonhidrat oranının yüksek olması
  • Kümes hayvanları eti içermesi
  • Kümes hayvanları yağı içermesi
  • Hidrolize edilmiş protein içermesi
  • Tahıl yan ürünleri içermesi
  • Etten de fazla miktarda tahıl içermesi
  • Glisemik indeksi yüksek tahıllar içermesi
  • Proteinlerin kalitesinin düşük olması 
  • Sindirilebilir protein oranının düşük olması
  • Kurutulmuş şeker pancarı küspesi içermesi

  Chicopee mamalarının içeriklerinde bulunan bu olumsuz yanları sırasıyla açıklayacak olursak et oranının az olması büyük önem taşıyor. Bu mamalar %15 oranında taze et içermektedir. Mamada pişirilmiş et oranı yazılmamıştır çünkü mamaya konulan et miktarının içerikte ilk sıraya alınması istenmiş. Sizin de bildiğiniz gibi mama içeriği en çok kullanılan üründen, en az kullanılan ürüne göre sıralanmaktadır. Pirinç ile aynı oranda (%15) olan taze et, pişirildiğinde %80 oranında su kaybederek dehidrasyona uğrayacağından değeri çok büyük oranlard küçülmekte ve içerik sırasında 7. hatta 8. sıraya kadar kayabilmektedir. Yani bu mamalarda neredeyse yok denecek kadar az et içeriğinin olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

  Kümes hayvanları eti, son derece düşük kaliteye sahip ve sağlıksız bir et ürünüdür. Dikkat ederseniz ne eti olduğu hakkında en ufak bir bilgi verilmemiş ve kümes hayvanları eti yani "poultry" olarak tanımlanmış. İçeriğinde tavuk mu, hindi mi yoksa başka bir hayvan ürünü mü içerdiğini bilemediğimiz için net bir yorum yapamıyoruz ancak mamalarda içeriği genel olarak yazılan ürünler kalitesiz gıdalardan ve zararlı ürünlerden oluştuğunu biliyoruz.

  Yine aynı şekilde kümes hayvanları yağı diyerek bu yağın nasıl elde edildiği ya da hangi hayvanlardan elde edildiği hakkında en ufak bir bilgi verilmiyor. Mamalarda hayvansal yağların hangi hayvandan elde edildiğinin yazılması çok önemli bir konudur. Mutlaka tavuk yağı ve balık yağı dışındaki hayvansal yağ ibarelerinden uzak durmaya çalışın. 

  Belki de en önemli sayılabilecek konu da hayvansal proteinler yani hidrolize edilmiş protein içermesidir. Bu proteinlerin hangi hayvandan ve ne şekilde elde edildiği yine yazmamaktadır. Elde edilen proteinin kaynağı kedi, köpek, at gibi pek çok kullanımı uygun olmayan hayvanlardan elde edilmiş olabilir. Hidrolize edilmiş proteinler oldukça düşük kalitede ürünler içermektedir. Hayvanın olduğu gibi  (tüyü, kanı, kemiği, ayağı, bacağı v.s) öğütülmesi sonucu oluşturulan bir üründür ve son derece sağlıksız bir üründür. Kuru mamalarda uzak durulması gerekilen bir içeriktir.

  Yüksek oranda tahıl içeren bu mama birde tahıl yan ürünü içermektedir. Bir gıdanın yan ürünü demek o gıdadan elde edilmiş artık yani yenmesi uygun olmayan ürün demektir. Kullanıldığı gıdadan kat kat daha az kaliteye ve daha az besin değerlerine sahiptir. Yan ürünler oldukça kalitesiz ve besleyicilik değeri neredeyse olmayan ürünlerden oluşmaktadır. Ayrıca bu mamalar içerdiği yüksek orandaki pirinç değerinden dolayı arsenik olarak bilinen kanserojen bir maddenin de vücutta alımını arttırmaktadır. Arseniğin zararlarını buradan öğrenebilirsiniz.
  
  Etten fazla tahıl içermesi ise bir köpeğin biyolojik beslenmesine uygun olmadığı anlamına gelmektedir. Tahıl ağırlıklı beslenen köpekler, tahıl içerisinde bulunan selülozu sindiremedikleri için ihtiyacı oldukları besin gereksinimlerini tahıldan yeteri miktarda sağlayamazlar ve bazı besin gereksinimlerini karşılayamazlar. Karşılayamadıkları için de sağlık sorunları oluşur ve hem maddi hem de manevi açıdan size oldukça yük olur. Dolayısıyla kuru mama seçiminde et oranının mamada %50 ve üzeri olmasına özen göstermenizi tavsiye ediyoruz.

  Buğday ve pirinç gibi glisemik indeksi yüksek tahıllar köpeklerde diyabet ve obeziteye yol açmaktadır. Son derece büyük risk taşıyan bu faktör, kullanılan tahıl oranının da yüksek olduğu göz önüne alındığında önemsenmesi gereken bir detaydır. Ayrıca buğday alerjik reaksiyonlara sebep olabilecek bir üründür.

  Protein mamada çoğunlukla hayvansal protein, tahıl ve yan ürünlerden sağlandığı için düşük bir kaliteye ve sindirilebilirlik oranı düşük protein oranına sahiptir. Köpeklerde kas gelişimi açısından son derece önemli bir temel gereksinim olan protein düşük bir kaliteye sahip olduğu için köpeklerin ihtiyaçlarını karşılayamamaktadır. 

  Şeker pancarı küspesi, şeker pancarından elde edilen bir yan üründür. Kalite ve maliyet bakımından ise oldukça düşüktür. Mama üreticileri bu ürünün lif kaynağı olduğunu savunsa da bu tartışmaya açık bir konudur. Şeker pancarı küspesi kulak iltihabı enfeksiyonlarına ve alerjik reaksiyonlara sebep olabilir. Şeker pancarı küspesi mamaya, köpeklerin dışkısını azaltmak ve katılaştırmak için konulur. Yani mamada hile yapmanın bir başka yoludur. Köpekler için herhangi bir besleyiciliği yoktur.


Mamanın kalitesi: 1/5
Mamanın kalite/ fiyat oranı: 1/5
Mamanın içeriği: 1/5
Mama önerilebilir mi? Hayır



Cibau Köpek Maması İncelemesi

  Bu yazımızda 3 çeşidi olan yavru ve yetişkinler için hazırlanmış, ırk boyutlarına özel mamaları da olan Cibau'yu inceleyeceğiz.

  Tüm ürünlerinde bulunan içerikleri sıralayacak olursak:

  • %28 - %32 arasında kurutulmuş et
  • %25 - %31 arasında pirinç
  • Mısır 
  • Tavuk yağı ve balık yağı
  • Kurutulmuş kırmızı pancar posası
  • Soya yağı

  Et içeriğine bakacak olursak pek çok tahıllı üründen yüksek olduğunu ve pişirilmiş etin yazıldığını görebiliriz. Bu mamada artı bir noktadır.

  Yüksek oranda pirinç içermesi köpeklerin sağlığı bakımından olumsuz etkide bulunmaktadır. Eğer burada yazmış olduğumuz makaleye bakacak olursanız. Yüksek miktardaki pirinç ürünlerinin zararlarını öğrenebilirsiniz. İçeriğinde bulundurduğu kanserojen madde olan arsenikten dolayı pek çok ciddi sağlık sorunlarına sebebiyet verebilmektedir. Ayrıca pirincin yüksek glisemik indeksine sahip olduğunu da belirtmek isterim. Yüksek glisemik indeksine sahip besinler köpeklerde diyabet ve obeziteye sebep olmaktadır.

  Mısır, köpekler için kalitesiz ve sindirilebilirlik oranı zor besin değerlerine sahiptir. Köpekler, gerekli besin ihtiyaçlarını mısır ve pirinç gibi tahıllardan sağlayamazlar. Çünkü tahılların içeriğindeki selüloz köpeklerin sindiremeyeceği bir maddedir. Köpeklerde selülozu sindirebilecek sindirim enzimleri olmadığından ihtiyacı olan besin değerlerini de tahıllardan tam anlamıyla sağlayamamaktadırlar. Mısır, yüksek glisemik indeksine sahip bir tahıldır. Bu da önceki paragrafta yazdığımız gibi köpeklerde diyabet ve obeziteye neden olabileceğini tekrar belirtelim.

  Kurutulmuş kırmızı pancar posası ise şeker pancarının yan ürünü demektir. Bu ürünün de bir besleyiciliği olmadığı gibi maliyeti kısmak ve köpeğin dışkısını katılaştırmak için konulduğunu da unutmayalım. Şekerinin alınıp alınmadığı da yazmamaktadır. Mamanın tatlandırılması için şeker konulması köpeklerde diyabete, obeziteye ve diş sağlığını olumsuz etkilemeye yol açmaktadır.

  Soya yağı ise soya fasülyesinden elde edilen bitkisel ancak zararlı ve sağlığını olumsuz yönde etkileyebilecek bir üründür. Alerjik reaksiyonların başlıca sebebi olan soya yağının bilmediğimiz pek çok zararı bulunmaktadır. Günümüzde soya ürünlerinin neredeyse tamamının da GDO'lu olduğunu varsayacak olursak mamalarda uzak durulması gerekilen bir ürün olduğunda hemfikir olacağımızı düşünüyorum. Soyanın zararlarına buradan ulaşabilirsiniz.

Mamanın kalitesi: 2/5
Mamanın kalite/ fiyat oranı: 2/5
Mamanın içeriği: 2/5
Mama önerilebilir mi? Hayır

3 Haziran 2013 Pazartesi

Kuru Mamalardaki Kanserojen ve Toksik Madde (ETHOXYQUIN)

  Bu yazımızda kuru mamalardaki en zararlı koruyucu maddelerinden birisi olan Ethoxyquin adlı maddeyi inceleyeceğiz.

  Ethoxyquin'in ne olduğunu bilmeyenler için kısaca anlatayım. Bu madde genellikle balıklı mamalara korunan bir koruyucu maddedir. Peki bu madde başka hangi ürünlerde kullanılıyor biliyor musunuz? Bilmiyorsanız ben söyleyeyim; böcek ilaçlarında ve lastik yapımında!..

  Bu madde ölü doğumlara, kısırlığa, karaciğer yetmezliğine, doğum kusurlarına ve kansere neden olmaktadır. Ethoxyquin, artık insan gıdasında kullanılabilecek yasal bir madde değil. Ancak hala bazı baharatlarda kullanılmaktadır. Tabii ki köpek mamalarında da...

  İşin garip kısmı mama firmaları bu maddeyi kullandıklarını içerik kısmında belirtmemektedirler. Tam 7 mama firmasına bu ürünü kullanıp kullanmadığını sorduğumda sadece 3 tanesinden yanıt geldi. İnsanlara büyük zararı dokunan bu kimyasal maddenin küçücük dostlarımıza ne kadar zararı dokunabileceğini kimse görmek istemeyecektir eminim.

  Ethoxyquin, mamaya doğrudan eklenmediği için içeriğe yazılmamaktadır. Genellikle balık unu dediğimiz hidrolize edilmiş balık etine konularak içerikte "fish meal" olarak adlandırılır. FDA'nın bu konuda ne yaptığını bilmek istiyorsanız malesef ki yaptığı birşey yok. Sadece kullanılan oranına sınır getirmiştir. Şu anda kalitesiz olarak adlandırdığımız neredeyse bütün balıklı kuru mamalarda ethoxyquin bulunmaktadır. Benim teyit ederek araştırdığım içeriğinde ethoxyquin bulunmayan ürünler ise Taste of the Wild, Acana ve Orijen'dir. İnternette yazılan bilgilere göreyse Purina ürünlerinde ethoxquin kullanılmaktadır. (link)



Pirinçli Kuru Mamalarda Arsenik Riski

  FDA tarafından yapılan uyarıda pirinçlerde yüksek derecede arsenik oranlarına rastlanılmıştır. Bu köpek mamalarında kullanılan pirinçleri de içerdiğinden pirinçli kuru mamalardaki arsenik oranları büyük risk içermektedir. Pirinçteki yüksek arsenik oranlarını büyük olasılıkla daha fazla duyacağız.

  Arseniğin ne olduğunu soracak olursanız eğer arsenik, kimyasal ve kanserojen bir maddedir. İşin garip yanı ise bu madde doğal olarak toprak ve yeraltı sularında bulunmaktadır. Arseniğin canlılarda ne gibi zararlara yol açacağını da söyleyecek olursak:


  • Mesane kanseri
  • Akciğer kanseri
  • Cilt kanseri
  • Karaciğer kanseri
  • Böbrek kanseri
  • Prostat kanseri
  Gibi hastalıklara yol açacağı bilinmektedir. Arsenik, Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı tarafından, yüzden fazla yer alan kanserojen maddeler arasında birinci grupta bulunmaktadır. Çevrede doğal olarak bulunduğundan pirinç gibi bazı bitkiler tarafından oldukça fazla emilir. Ayrıca arsenik, 1980'li yıllarda arsenik böcek ilacı olarak kullanılırdı. 

  En çok hangi pirinç türünde arsenik oranı fazla diye soracak olursanız esmer pirinç, beyaz pirince göre daha az arsenik oranı bulundurmaktadır. Bunun nedeni ise toksinlerin, pirincin dış tabakasında konsantre eğilimli olmasından kaynaklanmaktadır. Beyaz pirinçte, esmer pirince oranla 1,5 - 2 kat daha yüksek oranlarda arsenik bulunmaktadır.

  Diğer araştırmalarda ise bir porsiyon pirinç yiyen bir insanın idrarından yapılan testte arsenik oranının %44 oranında arttığı görüldü. 2 veya daha fazla türde pirinç tüketen bir insanda ise hiç pirinç ürünü tüketmeyen bir insana göre %70 daha fazla arsenik oranı olduğu görüldü. 

  Dolayısıyla köpeğinizi sürekli, yüksek oranda pirinç bulunan bir mamayla beslemenizi tavsiye etmiyoruz. Özellikle yavru köpekleri pirinç ürünleri ve pirinçli mamalardan uzak tutmanız gerektiğini de unutmamalısınız. Malesef ki arsenik konusunda titiz davranan bir kurum bulunmamakta ve bu konu gereğince kontrol altına alınmamaktadır. FDA, 2011 yılında pirinçte bulunan arsenik oranına bir sınır getirmiştir ve bu konu hakkında başka hiçbir şey yapılmamıştır. 

Kaynak:

Accumulation of arsenic in tissues of rice plant (Oryza sativa L.) and its distribution in fractions of rice grain

M. Azizur Rahmana, H. Hasegawaa, M. Mahfuzur Rahmanb, M. Arifur Rahmanc, M.A.M. Miahd
Graduate School of Natural Science and Technology, Kanazawa University, Kakuma, Kanazawa 920-1192, Japan
Department of Botany, Jahangirnagar University, Savar, Dhaka 1342, Bangladesh
Bangladesh Centre for Advancement of Science (BCAS), Dhanmondi, Dhaka, Bangladesh
Bangladesh Rice Research Institute (BRRI), Gazipur, Bangladesh





Bosch Köpek Maması İncelemesi

  Mama incelemelerimize Bosch marka köpek mamalarıyla devam ediyoruz. Bosch ülkemizde henüz yeni satışa sunulan mamalardan ve bir Alman markasıdır. 36 - 180 TL arasında bulacağınız ürünlerde ortalama bir fiyatlandırma bulunmaktadır.

  Mamanın içeriğine genel olarak baktığımızda tahıllı bir mama olduğunu ve içeriğinin pek de kaliteli olmadığını görüyoruz. İçeriğindeki tüm olumsuz ve zararlı maddeleri sıralayacak olursak şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Düşük miktarda et oranı bulundurması
  • Çok fazla tahıl çeşidi ve tahıl oranı bulundurması
  • Etten daha fazla miktarlarda tahıl içermesi
  • İçeriğindeki yüksek pirinç ile arsenik oranını arttırması
  • Her ürününde kanatlı eti bulundurması
  • Hayvansal yağlar içermesi
  • Pancar küspesi içermesi
  • Düşük Glucosamine miktarı ve kabuklu deniz hayvanlarından elde edilmesi
  • Yüksek karbonhidrat değeri içermesi
  Genel olarak Bosch marka mamalardaki olumsuz ve zararlı içerikler bunlardır. Şimdi hepsini sırayla açıklayacak olursak:

  Mamanın içeriklerinde genel olarak et oranı %20 oranlarında ve taze olarak bulunmaktadır. Kuru mamaların içeriklerindeki taze et değeri gerçek et oranını belirtmemektedir. Taze et, pişirildikten sonra dehidrasyona uğrayarak %80 oranında su kaybettiğinden mamaya konulan et oranı da yüksek miktarlarda değer kaybetmektedir. Mama firmaları, mamaların ilk içeriğine et yazabilmek ve az miktarda et koyabilmek için taze et miktarlarını yazarlar ancak kurutulmuş et oranı ise çok düşük olduğundan oranını belirtmezler. Ayrıca %20 oranındaki et miktarı kurutulmuş bile olsa köpeklerin beslenmesi için yetersiz bir miktardır.

  Mamada mısır, pirinç, arpa, buğday unu, buğday gibi tahıllar bulunmaktadır. Mısır ve pirinç glisemik indeksi yüksek tahıllardır. Glisemik indeksi yüksek besinler köpeklerde obezite, diyabet ve reaktif hipoglisemiye sebep olmaktadır. Ayrıca Bosch markasının bazı mamalarında %37.5 gibi yüksek oranlarda pirinç bulunmaktadır. Pirinç, arsenik oranı yüksek bir tahıl çeşididir. Daha önceki yazılarımızda da hatırlarsanız sürekli ve yüksek oranlarda pirinç ile beslenen köpeklerin akciğer ve mesane kanseri riskine yakalanma oranı oldukça fazladır. Bu yüzden öncelikli olarak mısır ve pirinç gibi tahıllar kuru mamalarda uzak durulması gerekilen ürünlerin başında gelmektedir.

  Mamanın etten daha fazla oranda tahıl içermesi ise bu mamanın bir köpek için yeterli besleyicilik değeri bulunmadığı anlamına gelmektedir. Tahıllar protein, karbonhidrat gibi değerler içermektedir. Bosch mamalarında etten daha yüksek miktarlarda tahıl bulunduğundan dolayı analiz değerlerinin büyük bir kısmını tahıllar oluşturmaktadır. Tahıllar, protein kalitesi ve sindirilebilir protein oranı oldukça düşük ürünlerdir. Et çeşitlerinden sindirilebilen protein oranı %95 iken tahıllarda bu oran %80'lere kadar gerilemektedir. Köpek beslenmesinde besleyicilik özelliği ve kaliteli besin değerleri sunmayan tahıllar bu mamada oldukça yüksek miktarlardan oluşmaktadır.

  Ayrıca Bosch mamalarında kuzu etlisinde dahi kanatlı eti bulunmaktadır. Hangi kanatlı etinden yararlanıldığı bile yazılmayan bu mamalarda kanatlı etinden sağlanan protein çeşidine alerjisi olan köpekler için son derece yüksek bir risk faktörü yaratabilir.  Kuzu etinde dahi kanatlı eti bulundurması, mamanın az miktarda kuzu eti içermesinden ve protein oranını arttırmak için kanatlı eti konulmasından dolayı kaynaklanmaktadır. Bu oldukça kalitesiz bir işlem olmakla birlikte maliyeti düşürmek açısından da yapıldığı söylenilebilir. 

  Hayvansal yağlar, hayvansal yan ürünlerin eritilmesiyle ortaya çıkan yağlardan oluşmaktadır. Et unu da, hayvansal yağları oluşturmak için hayvansal yan ürünlerin pişirildiği sıcaklık değerinde elde edilmektedir. Hayvansal yağların hangi hayvanlardan oluştuğu da belirtilmemiştir. Hayvansal yağlar birçok çeşitli etlerden temin edilmiş olabilir. Bunlara örnek verecek olursak eğer ölmüş, hastalıklı, ötenazi yapılmış hayvanlar ve süpermarkette satılan  bozulmuş etlerden de elde edilebilmektedir.

  İçeriğinde olumsuz olarak nitelendirebileceğimiz bir diğer madde ise yine diğer kuru mamalarda gördüğümüz gibi içeriğinde kurutulmuş olduğunu görüyoruz. Şeker pancarı küspesi, şeker pancarından elde edilen bir yan üründür. Kalite ve maliyet bakımından ise çok düşüktür. Mama üreticileri bu ürünün lif kaynağı olduğunu savunsa da bu tartışmaya açık bir konudur. Şeker pancarı küspesi mamalara köpeklerin dışkılarını katılaştırmak amacıyla konulmaktadır. Şeker pancarı küspesi kulak iltihabı enfeksiyonlarına ve alerjik reaksiyonlara sebep olabilir.

  Mamanın Glucosamine oranına baktığımızda 450 mg glucosamine içerdiğini görüyoruz. Glucosamine'in ne olduğunu ve köpeklere günlük verilmesi gerekilen miktarın ne kadar olduğunu öğrenmek için daha önce yazmış olduğumuz yazımıza bu linkten ulaşabilirsiniz. %0.25 oranında yeşil dudaklı midyeden sağlanan glucosamine sulfate köpekler için kaliteli bir glucosamine takviyesi sunmamaktadır. Köpeklerde kaliteli glucosamine takviyesi sağlanması için ürün glucosamine hcl'den oluşmalıdır yani bu glucosamine kabuklu deniz hayvanlarından değil bitkisel ürünlerden sağlanmalıdır. Dolayısıyla bu mama hem kaliteli bir glucosamine takviyesi sunmamakta hem de çok düşük miktarda glucosamine içermektedir. 

  Bosch marka köpek mamalarındaki önemli noktalardan biri de yüksek karbonhidrat içermesidir. Köpeklerde karbonhidrat fazlası vücutta yağ olarak depo edilir ve köpeğin istemsiz kilo almasına, vücut kütlesinin aşırı yağlanmasına yol açar. Karbonhidratlar, köpeklerin temel besin değeri gereksinimlerinde önemli bir rol oynamamaktadır. Çünkü köpekler, ihtiyacı olduğu karbonhidratları aminoasitlerden sentezleyerek üretebilmektedir. Dolayısıyla köpeklerin biyolojik olarak uygun beslenmesinde karbonhidratlar düşük oranlardan oluşmalıdır. Karbonhidratların fazlası vücutta yağ olarak depo edilen ilk üründür. Daha sonra yağ ve son olarak da proteinin fazlası vücutta yağ olarak depo edilmektedir. Yani fazlalığı vücutta yağ olarak depo edilen ilk besin değeri karbonhidrattır. Köpeklerin hem az miktarda karbonhidrata ihtiyaç duymasından hem de mamanın yüksek miktarda karbonhidrat içermesinden dolayı bu mama, köpeklerde sağlıklı bir beslenme oluşturmamaktadır.

Mamanın kalitesi: 2/5
Mamanın kalite/ fiyat oranı: 2/5
Mamanın içeriği: 1.5/5
Mama önerilebilir mi? Hayır


  

2 Haziran 2013 Pazar

Dog Chow Köpek Maması İncelemesi

  Mama incelemelerimize bugün de Purina firmasının ürettiği Dog Chow ile devam edeceğiz. Bildiğiniz üzere Pro Plan marka mamayı üreten firma da Purina'dır.

  Purina köpek mamasına genel olarak baktığımızda ortalamanın da altı bir kaliteye ve içeriğe sahip olduğunu görüyoruz. Yüksek karbonhidrat içeren Dog Chow mamaları kalitesine göre oldukça yüksek bir fiyata sahiptir. Ülkemizde Dog Chow'dan daha kaliteli ve daha ucuz mamalar bulunmaktadır.

  Dog Chow marka mamaların genel olarak içeriğine göz atacak olursak oldukça fazla zararlı ve olumsuz etki yaratabilecek ürün bulunmaktadır. Bunlardan bazıları:


  • Yüksek miktarda mısır 
  • Kanatlı hayvanları yan ürünü
  • Mısır gluteni
  • Hayvansal yağlar
  • Soya unu
  • Buğday
  • Hayvansal dijest
  • Yapay renklendirici içeren kimyasal maddeler
  • Kimyasal menadion sodyum bisülfit bileşiği
  • Et oranının az olması
  • Karbonhidrat değerinin çok yüksek olması

  Bu zararlı maddelerin hepsini maddeler halinde açıklayacak olursak:

  Bazı ürünlerinde yüksek miktarda mısır bulunmaktadır. Mısır, glisemik indeksi yüksek bir tahıldır. Glisemik indeksi yüksek besinler köpeklerde reaktif hipoglisemi, diyabet ve obezite gibi hastalıkların baş kaynağıdır. Dog Chow'un bazı ürünlerinde et oranından bile yüksek miktarlarda mısır bulunmaktadır. Köpekler, etçil hayvanlar olduğundan mısır gibi yüksek besinlerin besleyici özelliği yoktur ayrıca yukarıda yazdığımız örnekler gibi pek çok hastalığa davetiye çıkarmaktadır.

  Kanatlı hayvan yan ürünleri son derece kalitesiz ve sindirilebilirlik oranı az protein içermektedirler. Maliyeti düşük olan bu ürün köpeklerin beslenmesine uygun ürünler değildir. Kanatlı hayvan yan ürünleri kullanılan hayvanın ayağı, gagası v.b gibi hayvanın yenmeyen kısımlarından oluşa kalitesiz içeriklerden oluşmaktadır. Bir köpek mamasında uzak durulması gerekilen ürünlerin başında gelmektedir.

  Mısır gluteni bir çeşit protein grubudur ve köpeklerde alerjik reaksiyonlara sebep olabilecek ürünlerin başında gelmektedir. Sindirilebilirlik oranı az ve köpekler için kalitesiz proteinlerden oluşan zararlı bir üründür.  Bir köpek mamasında uzak durulması gerekilen ürünlerin başında gelmektedir.

  Hayvansal yağlar, hayvansal yan ürünlerin eritilmesiyle ortaya çıkan yağlardan oluşmaktadır. Et unu da, hayvansal yağları oluşturmak için hayvansal yan ürünlerin pişirildiği sıcaklık değerinde elde edilmektedir. Hayvansal yağların hangi hayvanlardan oluştuğu da söylenilmemektedir. Hayvansal yağlar birçok çeşitli etlerden temin edilmiş olabilir. Bunlara örnek verecek olursak eğer ölmüş, hastalıklı, ötenazi yapılmış hayvanlar ve süpermarkette satılan  bozulmuş etlerden de elde edilebilmektedir.

  Soya ununun zararlarını ise daha önce yazmış olduğumuz soya hakkındaki yazımızı (link) okuyarak öğrenebilirsiniz.

  Buğday, köpeklerde alerjik reaksiyonlara sebep olabilen bir tahıl ürünüdür. Sindirim sistemi hassas ve alerjisi olan köpeklerde olumsuz etkilere yol açabilecek bir üründür. Mamanın bol miktarda hatta et oranından bile fazla tahıl bulundurmaktadır.

  Hayvansal dijest, kimyasal olarak hidrolize edilmiş hayvansal yan ürünlerin karışımıyla oluşturulan ve kuru mamaların yüzeyine lezzet arttırmak için püskürtülen zararlı bir maddedir. Kuru mamalarda kesinlikle uzak durulması gerekilen ürünlerin başında gelmektedir.

  Yapay renklendirici içeren kimyasal maddeler, mama tanelerini boyamak için kullanılan tamamen gereksiz ve son derece zararlı kimyasal ürünlerdir. Kuru mamalarda uzak durulması gerekilen ürünlerin başında gelmektedirler. Oldukça zararlı ve hiçbir gereği bulunmadığı halde kullanılan bu ürünler hoş görünüm katmak için köpeklerin sağlığıyla oynamaktadır.

  Kimyasal menadion sodyum bisülfit bileşiği ise yapay bir kimyasal maddedir. Karaciğerde toksik oluşumuna, alerjik reaksiyonlara ve kırmızı kan hücrelerinde anormal yıkıma neden olmaktadır. Son derece zararlı bir kimyasal maddedir. Köpeklerin sağlığını olumsuz etkileyen bu kimyasal madde, köpek mamasında uzak durulması gerekilen ürünlerin başında gelmektedir.

  Köpekler etçil hayvanlar olduklarından doğal beslenmesi çoğunlukla et daha sonra sebze ve meyvelerden oluşmaktadır. Ancak tahıllar, köpek beslenmesinde kaliteli besin değerleri ve yüksek sindirilebilirlik sunmadığından tahıl önerilmemektedir. Bu mamaya baktığımızda ise çok düşük miktarlarda et ve yüksek oranlarda tahıl bulunduğunu görüyoruz. Et oranının, tahıllardan bile az miktarda olması köpeklerin biyolojik olarak beslenme standartlarına ters bir durum oluşturmaktadır.

  Köpeklerde karbonhidrat ve yağ fazlası vücutta yağ olarak depo edilir ve köpeğin istemsiz kilo almasına, vücut kütlesinin aşırı yağlanmasına yol açar. Karbonhidratlar, köpeklerin temel besin değeri gereksinimlerinde önemli bir rol oynamamaktadır. Çünkü köpekler, ihtiyacı olduğu karbonhidratları aminoasitlerden sentezleyerek üretebilmektedir. Dolayısıyla köpeklerin biyolojik olarak uygun beslenmesinde karbonhidratlar düşük oranlardan oluşmalıdır. Karbonhidratların fazlası vücutta yağ olarak depo edilen ilk üründür. Daha sonra yağ ve son olarak da proteinin fazlası vücutta yağ olarak depo edilmektedir. Köpeklerin hem az miktarda karbonhidrata ihtiyaç duymasından hem de mamanın yüksek miktarda karbonhidrat içermesinden dolayı bu mama, köpeklerde sağlıklı bir beslenme oluşturmamaktadır.


Mamanın kalitesi: 1/5
Mamanın kalite/ fiyat oranı: 1/5
Mamanın içeriği: 1/5
Mama önerilebilir mi? Hayır

Kondroitin ve Köpeklerdeki Önemi

  Kondroitin (Chondroitin), vücuttaki dokuların esneklik ve bütünlüğünü korumak için galaktozamin sülfat ve gulukuronik asitinden oluşan önemli bir polimerdir. Kıkırdakların ana parçalarından oluşmaktadır. Kıkırdaktaki hareketlerin esneklik ve yumuşaklık kazanmasını sağlar.

  Kondroitin, eklemdeki kemiklerin sürtünmesi sonucu oluşan ağrıları ve şişkinlikleri iyileştirici etkiye sahiptir. Köpeklerde osteoarthritis ve kalça çıkığı gibi hastalıklarda kullanılan glucosamine ile birlikte önemli bir takviyedir.

  Aşırı dozlarda alınmadığı sürece kondroitinin bilinen bir yan etkisi ya da zararı yoktur. Eklem ve romatizmal ağrıların çaresi olan bu takviye köpeklerde yeteri miktarlarda kullanıldığı sürece doku ve kıkırdaklarda önemli rol oynamaktadır.

  Genellikle bazı tahıllı mamalarda yeteri miktarda bulunmayan kondroitinin ek takviye yapılması gerekilebilir. Bazı glucosamine tabletleri içeriğinde kondroitin de bulundurmaktadır. Glucosamine ile birlikte yeterli miktarlarda alınan kondroitin pek çok hastalığı önlemektedir.

  Köpeklerin günlük alması gereken kondroitin miktarlarını ise ağırlıklarına göre şöyle sıralayabiliriz:

Günlük Verilmesi Gerekilen
Chondroitin miktarı
Köpekler İçin
AğırlıkMiktar
10 kg altı için125 mg
11-24 kg arası500 mg
25 kg ve üstü700 mg

1 Haziran 2013 Cumartesi

Köpeklerde Glucosamine'in Önemi

  Köpeklerin gelişimi için gerekli takviyelerden birisi de glucosamine'dir (glukozamin). Glucosamine'in ne olduğunu soracak olursanız glucosamine bileşiği vücutta doğal olarak bulunan glukoz ve gluko aminoasitlerinden meydana gelen bir glutamindir.

  Glucosamine vücutta glikozaminoglikan, kıkırdak, diğer vücut dokularının oluşumu ve onarımı için kullanılır. Glukosamine üretimi yaşlandıkça yavaşlamaya başlar. Köpeklerde glucosamine takviyesiyle birlikte eklem, kıkırdak, doku gelişimi ve onarımı gerçekleşir ve bazı hastalıklara karşı korunur hale gelir.

  Glucosamine, beş farklı şekilde elde edilmektedir. Temel farkı bazı içeriklerin glucosamine sulfate, bazı içeriklerin ise glucosamine hydrochloride içermesidir. Bunların da ne olduğunu açıklayacak olursak glucosamine sulfate kabuklu deniz hayvanları ve türevlerinden sağlanmakta; glucosamine hydrochloride ise bitkisel ürünlerden sağlanmaktadır.

  Pek çok argümana ve tavsiyelere göre glucosamine hydrochloride takviyesinin en iyisi olduğu belirtilmektedir. Bitkisel ürünlerden elde edilen ve denizli kabuk ürünleri içermeyen glucosamine'in daha sağlıklı ve yararlı olduğu kanıtlanmıştır.

  Kuru mamalara baktığımızda tahıllı kuru mamalar (Brit Care, Pro Plan, Hill's v.b) 160-500 mg/kg glucosamine değeri içermektedir. Oldukça düşük olan bu değerlerin ise köpeklere hiçbir faydası dokunmamaktadır. Tahılsız mamalar ise (Acana, Orijen, N&D v.b) 700 - 1500 mg/kg oranlarında glucosamine içermektedir. Yani şöyle kaba bir hesapla günde 400 gram yiyen bir köpeğin kilogramında 1500 mg glucosamine bulunan bir mamadan alabileceği glucosamine miktarı 600 mg'dır. 400 gr yiyen bir köpeğin de 30 kg ağırlığında olacağını düşünürsek bu miktar 30 kg ağırlığındaki bir köpek için oldukça düşük kalmaktadır. Bu yüzden glucosamine için bir ek takviye uygun olabilir.

  Glucosamine tableti alırken içeriğine bakmanız çok önemlidir ve belirttiğimiz gibi shellfish free yani kabuklu deniz hayvanlarından oluşan glucosamine içermemelidir. Glucosamine tabletleri biraz pahalıdır ancak köpeğinize etki edeceği faydayı düşünürsek onu koruyacak hastalıklar için ödeyeceğiniz ameliyat paralarından çok daha ucuza gelmektedir.

  Özellikle büyük ırk köpekler kalça çıkığı hastalığına oldukça sık yakalanmaktadır. Düzenli glucosamine takviyesi, sağlıklı beslenme ve spor ile bu riskin en düşük seviyeye ineceğini belirtmek isteriz. Köpeklerin bacakları için oldukça yararlı olan bu takviyenin, köpeğin ağırlığına göre hangi dozlarda verilmesi gerektiğine ise aşağıdaki tablodan bakabilirsiniz.

Günlük Verilmesi Gerekilen
Glucosamine miktarı
Köpekler İçin
Ağırlıkamount
10 kg altı için500 mg
11-24 kg arası1000 mg
25 kg ve üstü1500 mg

Köpeklerde Beslenme Nasıl Olmalıdır?

      Köpeklerde beslenme de insanlarda olduğu gibi yaşam kalitesini ve süresini artıracak önemli bir ektendir. Köpeklerde beslenmede olmazs...